Amerikan Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi (NASA) mürettebat taşımak için tasarlanan Orion kapsülünü yarın uzaya fırlatmayı planlıyor. Orion’un fırlatılışıyla birlikte Ay’a gitmek için yeniden dev bir adım atılması hedefleniyor.
Florida eyaletindeki Cape Canaveral’daki Kennedy Uzay Merkezi’nden fırlatılacak olan SLS-Orion uzay aracı, Ay’ın etrafında mürettebatsız 6 haftalık test uçuşu gerçekleştirip Dünya’ya dönecek.
“Artemis 1” olarak adlandırılan SLS-Orion’un ilk seferi, NASA astronotlarını taşıyacak kadar güvenilir olup olmadığının bir denemesi olacak.
NASA’nın Pazartesi günü yaptığı ilk deneme motor arızası nedeniyle başarısızlıkla sonuçlanmıştı.
Verileri inceleyen NASA mühendisleri sorunun sensör verilerinin yanlış aktarılmasıyla ilgili olduğunu ve bunun yeni denemede aşılabileceğini belirttiler.
Geliştirdikleri çözüm, geri sayım başlarken motorların soğutma sürecinin başlatılmasını kapsıyor.
Roketin yarın Florida’daki Kennedy Uzay Merkezi’nde yerel saatle 14:17’de (TSİ 20:17) fırlatılması planlanıyor. Bu fırsat penceresinin 2 saat açık kalması bekleniyor yani ekibin roketi dünya atmosferinden çıkarması için iki saati olacak.
Her şey planlandığı gibi giderse NASA, “yeni neslin Apollosu” olmasını umduğu uzay görevini başlatmış olacak.
Artemis nedir?
Dünyanın en güçlü ve karmaşık roketi olarak tanıtılan Uzay Fırlatma Sistemi SLS, NASA’nın, 1960’lar ve 70’lerdeki Apollo ay programı sırasında uçurulan Saturn V’den bu yana inşa ettiği en büyük yeni dikey fırlatma sistemi.
Orion, Ay ve çevresinde 42 günlük insansız bir misyonu tamamlamak üzere gönderiliyor ve 10 Ekim’de San Diego açıklarında Büyük Okyanus’a inerek ilk görevini tamamlayacak.
Öncelikli hedef, 50 yıl aradan sonra insanı yeniden Ay yüzeyine götürmek. Ancak bundan ibaret değil; NASA, planlanan 9 Artemis göreviyle gözünü çok daha ötelere, Mars’a doğru çoktan çevirdi.
Orion’un Cumartesi günü başlaması planlanan Ay görevi mürettebatsız olarak yapılacak ancak her şey yolunda giderse astronotlar 2025’ten itibaren daha karmaşık görevler için gemiyi kullanacaklar.
Astronot Randy Bresnik, “Artemis I uçuşuyla yaptığımız her şeye, mürettebatlı yapılacak Artemis II uçuşundaki olası riskleri azaltma gözüyle bakıyoruz” yorumunu yaptı.
İlk denemesi neden başarısız oldu?
Pazartesi günü yapılan ilk denemede önce fırlatma aracına sıvı hidrojen yakıtı yüklenmesi sırasında sorunlar yaşandı. Yakıt doldurma operasyonu sırasında sızıntı yaşandı.
Sorun çözülse de 3 numaralı motorun sıcaklığı istenilen seviyeye indirilemedi.
SLS roketinin çekirdek aşamasında 4 adet RS-25 motoru bulunuyor. Bunlar Uzay Mekiği Ana Motoru (SSME) olarak da biliniyor ve NASA, 1981-2011 yılları arasındaki Uzay Mekiği programında kullandığı motorları yeniden kullanıyor.
BBC’ye konuşan NASA astronotu Stan Love, yaşanan teknik sorunların, “özellikle yepyeni bir uzay aracının ilk uçuşu için çok yaygın olduğunu” söyledi.
Büyük bir ilgiyle takip edilen fırlatma anından saatler önce yüz binlerce kişi Florida’nın Cape Canaveral şehrine akın etti.
Bu kişiler arasında ABD Başkan Yardımcısı Kamala Harris de vardı.
Harris, Artemis Programı’nın yeni bir “çağın başlangıcı” olduğunu belirtmiş, misyon için “bütün erkek ve kadınlara fayda sağlayacak bir vizyon ve ilham verici bir yenilik” demişti.
NASA neden Ay’a roket gönderiyor?
NASA, Ay misyonu için yeni teknolojileri kullanarak Artemis programıyla geri dönme sözü vermişti.
Artemis, Yunan mitolojisinde Apollo’nun ikiz kız kardeşi ve Ay Tanrıçası olarak biliniyor.
Ajans, Ay’a geri dönmenin 2030’larda Mars’a insan göndermenin önünü açacağını ve süreci kolaylaştıracağını düşünüyor.
SLS ve Orion üzerinde 10 yıldan uzun süredir çalışılıyor. Her biri için bugüne kadar 20 milyar dolardan fazla harcama yapıldı.
Orion, daha önce bir kez, 2014’teki deneme uçuşunda Dünya’nın etrafında hareket etmişti.
SLS-Orion’un insanlı ilk misyonu Artemis 2 için 2024 hedefleniyor. Ay’ın yüzeyinde 1972’den sonra ilk kez insanların ayak basacağı Artemis 3 projesi için de 2025 sonu planlanıyor.
NASA henüz Artemis 2 ve 3 misyonları için astronotları belirlemedi. Ancak Ay’ın yüzeyinde nereye iniş yapılabileceğine dair detayları paylaştı. 13 bölge belirleyen NASA, ilk misyon tamamlandıktan sonra bunların arasından tercih yapacak.
Asıl hedef Ay’ın sürekli karanlıkta olan ve milyarlarca yıldır oluşan donmuş su kütlelerinin olduğu tahmin edilen bölgelerini keşfetmek. Bu buzların ileride içme suyu veya yakıt olarak kullanılabileceği öngörülüyor.
Program neden eleştiriliyor?
NASA’nın Artemis görevi, orijinal takviminin gerisindeyken orijinal bütçesini aşması ve sürdürülebilirliği yönündeki soru işaretleri nedeniyle eleştiriliyor.
Artemis göreviyle Ay’a insanlı ilk yolculuğun 2024’te yapılması planlanıyordu.
Ancak NASA, e-ticaret devi Amazon’un kurucusu Jeff Bezos’un uzay girişimi Blue Origin şirketinin açtığı dava, Covid-19 pandemisi ve fonlamada yaşanan sorunlar nedeniyle bu görevi 2025’e ertelediğini açıkladı.
Bunların yanında SLS roketinin Ocak 2021’de yapılan testleri de başarısız olmuştu.
SLS roket programının 23,8 milyar dolarlık faturası tartışma konusu olurken, her bir fırlatışın 4 milyar doları aşan bütçesi NASA’nın kendi müfettişi tarafından bile “sürdürülemez” olarak nitelendirilmişti.
NASA Artemis misyonu için 2025 yılına kadar 93 milyar dolar harcanacağını öngörüyordu.
Bunlara ek olarak NASA’nın eski yöneticilerinden Lori Garver gibi, ajansın milyarlarca dolar bütçe ayırdığı görevin uzay seyahati açısından daha devrimsel olması gerektiğini düşünenler de var.
Garver, NASA’nın SLS için halihazırda sahip olduğu motorları yenilemek ya da nasıl yapılacağını bildiği yakıt tanklarını yeniden yapmak için kaynak ayırmak yerine fırlatma maliyetlerini aşağı çekmek ya da daha sürdürülebilir programlar geliştirmek için yeniden kullanılabilir teknolojilere yatırım yapabileceğini söylüyor.
BBC Bilim Muhabiri Rebecca Morelle’in analizi
Artemis yeni neslin Apollo’su mu olacak?
Neil Armstrong ve Buzz Aldrin’in 1969 yılında Ay’da attıkları ilk adımlar uzay araştırmalarının altın çağını başlattı.
Apollo programı, gezegenimize ve insanlığa olan bakışımızı değiştirdi. Bundan 50 yıl sonra, insanlık yeniden gözünü Ay’a dikti. Artemis’in Apollo görevine tanık olmayan jenerasyonlara ilham vermesi umuluyor.
Artemis ile belirlenen yeni görevler 50 yıl öncesinden oldukça farklı. NASA, Ay’a ilk kadın ve ilk siyah astronotu göndermeyi planlıyor. Bu, uzay araştırmalarının herkese açık olduğu mesajını taşıyacak. Ve Ay yüzeyi sadece başlangıç olacak. NASA’nın hedefi Mars’a ulaşmak.
Bugünkü fırlatışı izlemek üzere Kennedy istasyonu yakınındaki plajlar ve geçitlerde 200 binden fazla insan olacağı öngörülüyor.
SLS, tabandan 39,1 meganewtonluk kuvvetle fırlatılacak. Uygulanan güç, 1960 ve 70’lerde Apollo astronotlarını Ay’a gönderen Satürn V roketlerine uygulanandan yaklaşık yüzde 15 daha fazla. Başka bir deyişle, SLS’nin motorları kalkışta yaklaşık olarak 60 adet Concorde tipi süpersonik jeti güçlendirmeye yetecek kadar güç sağlıyor.
Uçuşla ilgili mühendis ekibi en çok endişelendiren şeyse, Orion’un ısı kalkanının Dünya atmosferine yeniden girişinde karşılaşacağı yüksek sıcaklıkla başa çıkıp çıkamayacağı.
Orion’un atmosfere giriş hızının saatte 38 bin km olacağı öngörülüyor. Bu, ses hızının 32 katı.
Havacılık ve uzay endüstrilerinde faaliyet gösteren Lockheed Martin’in Orion program yöneticisi Mike Hawes, mekiği koruyan güçlendirilmiş karbonun yaklaşık 1600C derecedede denendiğini ancak yeni görevinde 2200C ile karşılaşacağını söylüyor.
Artemis I görevinin önceliklerinden biri de ısı kalkanının test edilmesi.
Artemis’in ilk uçuşu sadece NASA için değil, Avrupa Uzay Ajansı (ESA) için de bir dönüm noktası.
ESA, Orion kapsülünü uzayda iten arka kısım olan servis modülünü sağladı. Avrupa, bu katkıyla vatandaşlarının Ay’ın yüzeyine yapılacak yolculuklara dahil edileceğini umuyor.
Bugün Artemis IX’e kadar olan görevler planlanmış durumda.
Bu aşamada Ay’da astronotların kullanımına hazır yaşam alanları ve gezici araçlar olacağı öngörülüyor.
Ama Artemis, insanları Mars’a götürme hedefinde bir ispat görevi olarak görülüyor.
NASA yöneticisi Bill Nelson, bu hedef için 2033 yılı hedefinin ABD eski başkanı Barrack Obama tarafından belirlendiğini söylüyor ve ekliyor:
“Program onu izleyen tüm hükümetler tarafından desteklendi ve bildiğim kadarıyla bunun için gerçekçi zaman dilimi 2030’ların sonu, belki 2040.”
Kaynak: BBC Türkçe