ABD Avukatı Philip R. Sellinger bugün ofisinin, federal, eyalet ve yerel kolluk kuvvetlerini geleneksel olarak marjinalize edilmiş topluluklarla doğrudan ilişkilendirmeyi amaçlayan, türünün ilk örneği olan, nefret suçlarına karşı United Against Hate adlı sosyal yardım programına katıldığını duyurdu.
Güven oluşturmak ve nefret suçlarının ve nefret olaylarının rapor edilmesini teşvik etmek için.
Adalet Bakanlığı Sivil Haklar Bölümü’nden Başsavcı Yardımcısı Kristen Clarke, bu yeni girişimde federal ve eyalet ortaklıklarını duyurmak için ABD Başsavcısı Sellinger, New Jersey Başsavcı Vekili Matthew J. Platkin ve FBI Sorumlu Özel Ajan Vekili Terence Reilly ile birlikte bir bilgilendirme toplantısı düzenledi.
Yetkililer, New Jersey’in topluluk liderleri, medeni haklar savunucuları ve topluluk üyelerinden oluşan bir dinleyici kitlesine yapılan duyurunun ardından, konu uzmanları bir sunum yaptı ve topluluk liderleriyle, nefret suçlarını ve olaylarını tespit etmek, bildirmek ve önlemek için adımlar atılması konusunda sivil haklar savunucularıyla doğrudan görüşmelerde bulundular.
Sellinger, burada yaptığı konuşmada, “Nefret suçları ve ayrımcılık, demokrasimizin altında yatan temel ilkelere aykırıdır. Hiç kimse nereli olduğu, nasıl göründüğü, kimi sevdiği, ibadet şekli nedeniyle ayrımcılığa veya nefrete maruz kalmasın. Nefret suçları ve nefret olaylarındaki çarpıcı artışa yanıt olarak, New Jersey’de Nefret Suçlarıyla Mücadele Girişimi’ni başlatıyoruz. Nefret suçları, nefret olayları ve ayrımcılıkla mücadele misyonumuzun özüdür ve dinamik erişim ve önleme çabalarıyla, kovuşturmanın ötesinde nefretle mücadele için adımlar atmaya istekliyiz” ifadelerini kullandı.
Adalet Bakanlığı Sivil Haklar Bölümü Başsavcı Yardımcısı Clarke da, “ABD Adalet Bakanlığı, yasa dışı, önyargı saikli nefret eylemlerine karışan kişileri sorumlu tutmak için elindeki tüm kaynakları düzenlemeye devam ediyor. Nefrete Karşı Birleşik İnisiyatif aracılığıyla, nefret suçlarıyla mücadele ve nefret olaylarını önleme konusundaki genel çabalarımızı güçlendirmek için Adalet Bakanlığı’nı, yerel yasa uygulayıcıları ve topluluk liderlerini bir araya getiriyoruz. Nefrete karşı mücadelede birlik olduğumuzda, topluluklarımız, okullarımız, işyerlerimiz ve evlerimiz daha güvenli olacak” değerlendirmesinde bulundu.
FBI Sorumlu Özel Ajan Vekili Reilly ise, “Nefret suçlarının dalga etkisi yüzlerce, hatta binlerce mil öteden hissediliyor” dedi ve konuşmasında şunlara değindi:
“Kurbanlarla özdeşleşen insanlar kendilerini görüyor ve ‘burada mı olacak?’ diye merak ediyor. ‘Sıradaki ben mi olacağım?’ kaygısı taşıyor. ABD Anayasası bize birçok özgürlük tanıyor. Bu özgürlüklerden herhangi biri veya başka bir anayasal hak tehdit veya ihlal edildiğinde, yanıt vermek zorundayız. Ve ‘biz’ dediğimde, sadece bir FBI üyesi olarak konuşmuyorum. Topluluğun bir üyesi olarak konuşuyorum. Çünkü yanıt vermezsek, bir ulus olarak kimliğimizin erozyona uğrama riskini alırız. Bu yüzden FBI, geçen yıl bir nefret suçları bilinçlendirme kampanyası başlattı. Nefret suçuna tanık olan veya mağdur olan kişilerin bizi aramasını istiyoruz.”
Reilly, “Rakamlar net. Nefret ve önyargı, ulusumuzda ve New Jersey’de tüm zamanların en yüksek seviyesinde. Elimizdeki en güçlü araçlardan biri, hükümet ve topluluk paydaşları arasındaki işbirliğidir. Bu nedenle, nefret dalgasını durdurmak için aynı kararlılığı ve aciliyeti paylaşan federal ve eyalet ortaklarıyla omuz omuza durmaktan gurur duyuyorum” dedi.
ABD Savcılığı, New Jersey genelindeki topluluklarla, bu topluluklarla bağlantıları derinleştirmek, nefret suçlarını önleme çabalarını ilerletmek ve daha fazla insanı, nefret suçlarını ve nefret olaylarını bildirmeye teşvik etmek için ilişki kurmayı planlıyor.
Geçen ay, ABD Avukat Sellinger, ABD Avukatlık Bürosu bünyesinde bir Sivil Haklar Bölümü kurulduğunu duyurmuştu. Hem medeni, hem de cezai medeni haklar yasalarını uygulayan bu yeni bölüm, medeni hakları korumak için yerel topluluk üyeleri, savunma grupları, federal ve eyalet kurumlarıyla ilişki kuracak.
Haber Kaynak: The Anatolia Post