Ölen akraba ve arkadaşlarınızla konuşabileceğiniz yeni bir metaverse oluşturuldu. Distopya yapımlarını aratmayan yeni girişim, ‘sevdiklerinizle sonsuza dek yaşayabileceğiniz’ bir evren vadediyor.
Ölen akraba ve arkadaşlarınızla konuşabileceğiniz, “avatar”lar aracılığıyla sonsuza dek var olabileceğiniz bir sanal evren kuruldu. Somnium Space tarafından kurulan bu metaverse, distopya yapımlarını aratmayan vaatlere sahip.
Geçen günlerde 2. sezonu yayınlanan Amazon Prime’ın Upload dizisi, insanların öldükten sonra bilinçlerini taşıyabildiği bir dünyada geçiyor. Bilimkurgu ve mizahı bir araya getiren yapım, bu fikrin işlendiği birçok eserden birisi. Bununla birlikte bilimkurgu ürünlerinin gerçeğe dönüşmeye başladığı bir zamanı yaşadığımız da yadsınamaz.
Somnium Space adlı VR oyun şirketi Facebook’un Meta’sına benzer yeni bir metaverse yarattı. Ancak bu yeni girişim, ölen akrabalarınız ve yakınlarınızla buluşmanızı sağlamayı hedefliyor. Bu tam olarak bir cennet değil ve her iki taraf da ‘şahsen’ orada olmayacak. Ancak en azından sizin ve sevdiklerinizin sonsuza dek yaşayabileceği bir evren söz konusu. En azından kâğıt üzerinde. Elbette bunun iyi bir fikir olup olmadığı hâlâ çok tartışmalı.
“Live Forever” Kişinin Verilerini Sunucularında Tutuyor
Somnium Space’in “Live Forever” (Sonsuza Dek Yaşa) adlı girişimi yılda yaklaşık 50 ABD dolarlık bir abonelik ücretine sahip.
Artırılmış gerçeklik teknolojisiyle kişilerin vücut dilleri, hareketleri, konuşmaları ve diğer karakter özelliklerini kaydeden şirket, bu verileri Somnium sunucularında saklamayı hedefliyor. Uygulamaya üye olan kullanıcıların ölmesi durumunda, kişinin yakınları ölen kişiyi mümkün olan en iyi şekilde taklit eden yeni ve bir yapay zekâ tarafından yönetilen temsilleriyle iletişim kurabilecek.
Şirketin kurucusu Artur Sychov, VICE’a yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Eğer ölürsem insanlar gelip benim sesim ve hareketlerimi kullanan avatarımla sohbet edebilirler. Belki de ilk on dakika içinde bunun bir yapay zekâ olduğunu anlayamazsınız. Amacımız da bu.”
Kaynak: Futurism
Haber: Eda Aydın / Kayıp Rıhtım