- Advertisement -spot_img
Ana SayfaABDAraştırma: Koronavirüs pankreas hücre fonksiyonunu değiştirebiliyor

Araştırma: Koronavirüs pankreas hücre fonksiyonunu değiştirebiliyor

- Advertisement -spot_img

Son yapılan bilimsel araştırmalar, koronavirüsün pankreas hücrelerinin fonksiyonlarını dönüştürdüğünü ortaya çıkardı.

Yeni bulgulara göre, koronavirüs hücrelere bulaştığında, sadece aktivitelerini bozmakla kalmıyor, aynı zamanda işlevlerini de değiştirebiliyor.

Örneğin, pankreastaki insülin üreten beta hücreleri enfekte olduğunda, sadece normalden çok daha az insülin üretmekle kalmayıp aynı zamanda görevi olmayan glikoz ve sindirim enzimleri de üretmeye başlıyor.

Çalışmayı Avrupa Diyabet Araştırmaları Derneği’nin bu yıl sanal olarak düzenlenen yıllık toplantısında bir sunumda anlatan ekip lideri Dr. Shuibing Chen, “Buna hücre kaderinin değişmesi diyoruz” dedi.

Cell Metabolism dergisinde daha önce yayımlanan bir çalışma sonucunda araştırmacılar ‘değişikliklerin uzun süreli olup olmadığı veya geri döndürülebilir olup olmadığının net olmadığını’ belirtmişti.

Covid-19’dan kurtulan bazı kişilerin enfeksiyondan kısa süre sonra diyabet (şeker hastalığı) geliştirdiğini kaydeden Dr. Chen de, “Bu durum kesinlikle Covid-19 pandemisi sürecinde şeker hastalığına kalanların oranını araştırmaya değer.” ifadelerini kullandı.

Dr. Chen’in ekibi akciğerlere, karaciğere, bağırsaklara, kalbe ve sinir sistemine benzeyen mini organlar veya organoidler oluşturmak için tasarlanmış hücre kümelerinde koronavirüs ile deneyler yapıyor.

Başında Dr. Chen’in bulunduğu araştırma ekibi, çalışmalarını New York merkezli dünyaca ünlü tıp merkezi Weill Cornell Medicine’de yürütüyor.

Ekibin bulguları hücre kaderi ya da hücre fonksiyonu kaybının akciğer dokularında da olabileceğini gösteriyor.

Bazı genler enfekte hastaların eşlerini koruyabilir

Her iki partnerin de koronavirüse maruz kaldığı ancak sadece birinin enfekte olduğu çiftler üzerinde yapılan bir araştırma, bazı kişilerin virüse doğal olarak neden dirençli olabileceğine ışık tutmaya da yardımcı oluyor.

Araştırmacılar bu tür vakaların nadir olduğuna inanıyordu ancak tanımlamaya uyan gönüllüler için bir çağrıda bulunuldu ve kısa süre içerisinde yaklaşık bin çiftten geri dönüş alındı.

Akabinde araştırmacılar detaylı analiz için bu çiftlerin 86’sından kan örnekleri aldılar.

Sonuç; dirençli partnerlerin bağışıklık sisteminin mikroplara karşı ilk tepkinin bir parçası olan doğal öldürücü hücrelerin daha verimli çalışmasına katkıda bulunan genlere daha sık sahip olduğunu gösteriyor.

Frontiers in Immunology’de yayınlanan bir çalışmada araştırmacılar, öldürücü hücrelerin doğru şekilde aktive edildiğinde, enfekte olmuş hücreleri tanıyabileceği, yok edebileceği ve böylece hastalığın gelişmesini engelleyeceğini dile getirdi.

Brezilya, Sao Paulo Üniversitesi’nden araştırmacı Mayana Zatz ise “Bizim hipotezimiz, duyarlı eşte en sık bulunan genomik varyantların, öldürücü hücrelerin aktivasyonunu engelleyen moleküllerin üretimine yol açması.” değerlendirmesinde bulundu. İlaveten “Mevcut çalışma bunun olduğunu kanıtlayamaz” diye konuştu.

Ayrıca uzmanlar, bulguların daha fazla araştırmayla doğrulansa bile, diğer bağışıklık mekanizmalarının katkılarının da araştırılması gerektiğini kaydediyor.

Kaynak: euronews / Mustafa Bag

- Advertisement -spot_img
- Advertisement -spot_img
Bizi Sosyal Medyadan Takip Edin
16,985BeğenenlerBeğen
2,458TakipçilerTakip Et
61,453AboneAbone Ol
Okumalısınız!
- Advertisement -spot_img
Related News
- Advertisement -spot_img