Bilim insanları, köpek balıkları sayesinde Bahamalar’da dünyanın en büyük deniz çayırı ekosistemini ortaya çıkardı.
Sualtı kameraları ve gelişmiş elektronik izleme araçlarını köpek balıklarının üzerine yerleştiren deniz bilimi araştırmacıları, uydulardan da destek alan takip cihazları sayesinde Bahamalar’da Karayip Denizi’nde “dünyanın en geniş deniz çayırı ekosistemini” buldu.
Son araştırmalar, oldukça saldırgan olan ve 5 metreden fazla büyüyen kaplan köpekbalıklarının diğer köpekbalığı türlerinin tersine güçlü fırtınalar sırasında kıyı sularından kaçmadığını ortaya çıkarmıştı.
Bu köpekbalıkları, üzerlerine yerleştirilen kameralar sayesinde son olarak deniz bilimcilerin yeni keşfine çok değerli bir katkı sağladı.
Bahamalar’daki deniz otu çayırlarının genişliğini ölçmek için çalışan araştırmacılar, kaplan köpekbalıklarına bağlanan kameralar sayesinde okyanus zemininin ayrıntılı görüntülerine ulaşma şansına sahip oldu.
Yeni buluş ne anlama geliyor?
Nature Communications (Doğa İletişimi) dergisinde 1 Kasım’da yayımlanan makaleye göre, Karayip Denizi’nde 92 bin kilometrekare genişliğinde dünyanın en büyük deniz otu ekosistemi keşfedildi.
Bu alan, dünyada şu ana kadar bilinen deniz yosunu alanını yüzde 40 genişletiyor.
Guardian’ın haberine göre, makaleyi kaleme alan bilim insanlarından Suudi Arabistan’daki Kral Abdullah Üniversitesi Bilim ve Teknoloji Fakültesi’nde görevli Profesör Carlos Duarte, “Bu buluş, okyanusları sadece derinlerde değil, sığ alanlarda bile keşfetmekten ne kadar uzakta olduğumuzu gösteriyor.” diyerek görüşlerini dile getirdi.
Bu bilimsel makaleye, Kanada’daki Carlton Üniversitesi, İrlanda’daki Trinity College, ABD merkezli “Beneath The Waves” adlı sivil toplum kuruluşu da destek verdi.
Deniz otu çayırlarının uzun süredir yeterince araştırılmadığı biliniyor. Bilim insanları toplam deniz otlarının küresel bazda 160 bin kilometrekare ile 1.6 milyon kilometrelik bir alan içinde olduğu tahminde bulunuyor.
Deniz otu çayırların ayrıca haritalaması da oldukça zor bir çalışma olarak değerlendirilirken, derin veya bulanık sulardaki çayırlar her zaman uçaklar veya uydular tarafından tespit edilemiyor.
Köpekbalıkları nasıl bir yarar sağladı?
Daha küçük olanlar ise seyrek olmaları ve diğer deniz bitkileriyle iç içe olduğu için onları tanımlamak zorlaşıyor.
Deniz otu çayırlarının genişliğinin teyit edilmesi, köpekbalıkları kullanılmadan önce şu ana kadar bilim insanları tarafından oldukça zor ve masraflı bir çalışmayı gerektiriyordu. Derin okyanus zeminin geniş alanlarını fotoğraflamak için dalgıçları göndermek hem pahalı, lojistik açıdan zor ve çok yavaş ilerleyen bir çalışma olarak görüldü.
Bununla birlikte son derece hareketli ve önemli derinliklere ulaşabilen kaplan köpek balıkları bu konuda bilim insanlarına paha biçilemez bir destek sağladı.
Geniş bir alanda hareket eden ve deniz otu çayırlarında oldukça fazla zaman geçiren kaplan köpekbalıkları, gelişmiş aygıtlarla donanmış bir tekneye, dalgıçlara, sakin hava koşulu kollama ve ara sırada karaya çıkma gibi ihtiyaçlara gerek duyulmadan bilim insanlarına kapsamlı bilgiler sağladı.
Son buluş için bilim insanları, 2016 ve 2020 yılları arasında uydu ve alıcılarla donatılmış kameraları köpekbalığının sırt yüzgeçlerine yerleştirdi.
Araştırma neden önemli?
Bilim insanlarına göre deniz otu çayırlarının kapsadığı alanların keşfi iklim kriziyle mücadelede çok önemli.
Bu alanlar deniz tabanında devasa oranlarda karbonu saklayıp depoluma kapasitesine sahip. Yapılan bir bilimsel araştırma, deniz çayırlarının karbonu yağmur ormanlarından 30 kat daha hızlı yuttuğunu ortaya koymuştu.
Bununla birlikte kıyı yerleşimi, denizcilikle ilgili faaliyetler, olağanüstü hava koşullarının deniz çayırlarına zarar verdiği biliniyor. Yapılan araştırmalarda göre, her sene küresel bazda deniz çayırlarının yüzde 7’si ortadan kayboluyor.
Kaynak: euronews
