Bilim insanları Meksika’nın başkenti Mexico City’nin yılda 50 santimetreye varan bir hızla toprağın altına battığını ortaya koydu. Araştırmacılar, bu nedenle 21 milyon nüfusa sahip olan Kuzey Amerika’nın en kalabalık kentinin toprağın çökmesi nedeniyle meydana gelecek seller ve yıkılabilecek binalar nedeniyle tehlikede olduğunu duyurdu.
KUZEY AMERİKA’NIN EN BÜYÜK KENTİ
Yeni bir araştırma, Meksika’nın başkenti Mexico City’nin durdurulamaz bir şekilde yerin altına doğru battığını gösteriyor. Bununla birlikte 21 milyondan fazla nüfusu ile Mexico City Kuzey Amerika’nın en kalabalık şehri ünvanına sahip.
NÜFUS ARTTIKÇA SORUN KÖTÜLEŞTİ
Uzmanlar, ilk kez 1900 yılında yılda yaklaşık 9 santimetrelik bir hızla Mexico City’nin battığını fark etti. Yeraltı suyunun sondajı 1950’lerin sonlarına kadar devam etti ve bu süreç içinde batış hızı yılda 30 santimetreye çıktı. Ardından, sondajının yasaklanmasıyla çökme hızı yeniden 9 santimetreye düşürüldü. Ancak bu çözüm, kentin batışını durduramadı ve şehrin nüfusu arttıkça daha da kötüleşti.
ÇÖKME HIZI YILDA 50 SANTİMETREYE ULAŞTI
JGR Solid Earth dergisinde yayınlanan çalışma, tarihi şehir merkezi de dahil olmak üzere şehrin bazı bölümlerinin yılda artık 40,6 santimetre bir hızla battığını ortaya koydu. Bazı bölgelerde durum daha da kötü: kentin az gelişmiş kuzeydoğu bölgesindeki batışi hızı 50,8 santimetre olarak kaydedildi.
Diğer taraftan araştırmacılar, kentin çekme hızının durdurulma ihtimali olmadığını ifade ederek, kuzeydoğunun sanayileşmesi durumunda durumun daha da kötüye gideceği konusunda uyardı.
ABD’li ve Meksikalı bilim insanları yaptıkları çalışma kapsamında, GPS ve İnterferometrik Sentetik Açıklık Radarı’ndan (InSAR) daha yeni bilgiler de dahil olmak üzere yüzyıldan fazla bir süredir kaydedilen çeşitlli alanlardaki veriyi analiz etti. Araştırmacıların bulgularına göre, Mexico City’teki eki çökme seviyesi artık yerden ne kadar su çekildiğinden bile etkilenmiyor.
GÖLYATAĞI ÜZERİNE KURULDU
Amerikan Jeofizik Birliği, kentin çökmesinin temel nedeninin eski bir göl yatağı üzerine inşa edilmesi olduğunu ifade ederek, “Göl yatağı o kadar kurudu ki artık kil çatlıyor ve yükselen ağır binalar tarafından çıkarılıyor” ifadelerini kullandı.
Mexico City, 1325 yılında bir zamanlar Aztek başkenti Tenochtitlán’ında yer alan Texcoco Gölü’nün üzerine kuruldu. Amerikan Jeofizik Birliği’ne göre, yüzyıllarca süren su çıkarma işlemleri yeraltı suyunu daha derinlere itti ve kuru göl yatağındaki mineraller kendilerini daha sıkı bir şekilde yeniden paketleyerek “zeminin küçülmesine ve alçalmasına “
neden oldu.
150 YIL SONRA KENT 30 METRE ÇÖKMÜŞ OLACAK
Çalışmada, Mexico City’nin altındaki kil tabakalarının yüzde 17 oranında sıkıştırıldığı ve çökmenin geri alınmasının mümkün olmadığı ifade edildi. Araştırmacılar, ayrıca su seviyeleri yükseltilmezse, göl yatağındaki kil tabakalarının yüzde 30 oranında daha fazla sıkışmasının beklendiğini vurguladı. Bu durum ise Mexico City’nin önümüzdeki 150 yıl içinde neredeyse 30 metre daha batmasına neden olacak.
SELLER VE İÇME SUYU SIKINTISI KAÇINILMAZ OLACAK
Diğer taraftan çalışmada su seviyeleri yükseltilse bile çökme nedeniyle meydana gelecek sellerin kaçınılmaz olduğu vugulandı. Mexico City, özellikle , Sierra Madre dağlarını yıkayan yağmur ve kaynak sularından kaynaklanan sellere karşı özellikle savunmasız halde bulunuyor. Bu sel suları sonunda yeraltı sularını kirletebilir ve büyüyen çevresel felakete içme suyu sıkıntısı ekleyebilir.
Çalışmanın yazarları konuya ilişkin yaptıkları açıklamada, “Eğer suyun yönetimi için acil bir önlem alınmazsa, kent aynı anda hem temiz içme hem de çökme problemleri yaşayacak” denildi.
Kaynak: NTV